Film Yapımcıları için Ses Miksajı

Film yapımında ses dendiğinde ucu bucağı olmayan bir konu olduğu malum. Ben işin kayıt kısmını es geçip, daha çok post aşaması hakkında genel bilgilere değineceğim. Çoğunlukla kısa film yapan arkadaşların işine yarayacaktır.

Filmi çektiniz, kurgu bitti sayılır, kayıtları ve müzikleri de aldınız. Bir taraftan renk düzenlemeleri yapılırken diğer taraftan miksajı bitirelim dediniz, ki genelde böyle olur. Şimdi elinizde foley, diyaloglar ve müzikler olarak üç farklı kategoride sesler var. Proje dosyanızda her tür için farklı kanallar oluşturun. Örnek olarak, foley 1, foley 2, diyalog 1, diyalog 2, müzik gibi ses kanallarınız olsun. Foleylere, ses efektlerini de ekleyebiliriz ama bazı efektler müzik olarak da değerlendirilebilirler. Bu çok mühim değil ama mühim olan, bu aşamada çok iyi organize olmanız. İyi bir dosya organizasyonu yoksa, görüntüyle sesi senkronize ederken işkenceye mağruz kalırsınız. Klasör organizasyonu için yardımcı olacak bazı programlar var. Hatta Film Look ismindeki ekibin paylaştığı bir Premiere Pro Folder Structure‘ı indirip bakabilirsiniz. Daha sonra ister pluraleyes gibi bir program kullanırsınız, ister kendiniz bu ses senkronizasyonunu halledersiniz.

Artık miksaj aşamasına geldiniz. İlk yapacağınız şey, ses yüksekliğini ayarlamak. Speaker veya monitörlerinizin sesini ideal bir seviyeye getirin ve proje bitene kadar bir daha hiç dokunmayın. Bu sizin referans noktanız olacak.

Aklınızda bulunması gereken birkaç seviye aralığını buraya yazayım, bunlar en düşük ve en yüksek seviyeler. İdeal olarak bu civardalar:

  • Diyaloglar, -24 dB ile -6 dB
  • Foley, -25 dB ve -5 dB
  • Müzik, maksimum -7 dB

Room tone denilen, dip ses olarak da belirtebileceğimiz sesler de önemli. Tüm diyalog kayıtlarınızda aynı seviyede olmalılar. Eğer bir yerde oyuncunun sesi düşük kalmış ve yükseltecekseniz, tüm ses dosyasını değil, sadece düşük kalan kısmı keserek veya keyframe kullanarak orayı yükseltin.

CLIPPING

Kısarken de yükseltmek gibi aynı işlemi yapıyorsunuz fakat o zaman işin içine clipping problemi girebilir. Böyle bir problem varsa yeniden kayıt veya birinden yardım alın derim. Clipping kısaca, aşırı yüksek bir sesin yeterli kalitede kaydedilememesinden dolayı alt ve üst seviyelerinin bıçak gibi kesilmesi. Bu yüzden ses kaybı yaşamak ve sesi sonradan kıssak bile bozukluğun giderilmemesi. Bunu görsel olarak görmek için en basit şekilde wave dalgalarının taşıp taşmadığına bakın. Yani, yüksek sesin olduğu yerleri kontrol edin. Buralarda wave tavana veya tabana çarpmışsa orada clipping problemi var demektir. Wave dalgaları ne aşağı ne de yukarı taşmamalı. Taşarsa bıçak gibi kesilir ve ses bozulur, hemen aşağıdaki resimde görebileceğiniz gibi.

Clipping

Clipping gibi bir sorun yoksa sesleri istediğiniz şekilde kısabilirsiniz. Yalnız bir diğer önemli nokta ise, bu ses kısıp yükseltme işlerinde, ses dosyalarını başından ve sonundan kestikten sonra, fade in ve fade out yapmayı unutmayın. Aksi halde çeşitli click dediğimiz pıt, çıt gibi seslerle karşılaşabilirsiniz. Fade in ve out çok önemli. Bunu vegas pro otomatik olarak yapıyordu diye hatırlıyorum. Belki premiere de yapıyordur ama siz bunu bilin ve kontrol edin. Dediğim gibi bir click ses varsa nedeni budur.

FARKLI SES DOSYALARINI UCUCA EKLEMEK

Kayıtlarınızı projeye atarken fade in ve fade out yapacağınızı biliyorsunuz. Bu dosyaları kestiğiniz zaman da aynı şekilde. Bunlara ek olarak iki dosyayı ekliyorsanız, crossfade yapmanız gerekli. Bu sayede room tone geçişini sağlayacaksınız. Şu resimdeki gibi:

Burada iki farklı track üzerinde crossfade yapılmış ama siz bunu aynı kanalda da yapabilirsiniz. Tabii room tone boşluğunun yeterli uzunlukta olması lazım. Değilse seste ani değişiklikler olur ki bunu istemezsiniz. Eğer filminizde ses kayıtlarıyla dolduramadığınız boşluklar varsa, buralar için de önceki kayıtlarınızdan room tone olan yerleri kesip, bu şekilde ikinci bir track olarak ve fade in out ile o boşlukları doldurursanız, filminizdeki ses sürekliliği sağlanır. İzleyenler ortamdan kopmaz.

EQ, EKOLAYZIR

Temiz bir miksaj yapabilmeniz için az da olsa EQ bilmek gerekli. İşin en temel kısmını anlatıyorum.

Yukardaki resimde gördüğünüz benim sıklıkla kullandığım Pro EQ. Üst kısımdaki kalın çubuklar, oynattığımız sesin frekansları. Yani yaklaşık olarak 120 Hz altı ve 7000 Hz üstü ses yok. Bir ses dosyasını oynattığımızda buna benzer bir hareketlenme olur. Müziklerde durum farklı, onlarda envai çeşit enstrüman olduğu için tüm frekanslara yayılabilirler ama diyalog ve sfx dosyalarınızda sesler genellikle bu resimdeki gibi bir aralığa toplanırlar. Yani bu örnek tek bir kanaldaki sesler. Örneğin ben burada bir patlama sesini gösterseydim, o çubuklar sola toplanmış olacaktı, zira düşük frekanslı kalın tonlu bir ses. Size düşen görev ise, kullanılmayan frekansları kısmak, kapatmak. Böylece o kısılan frekansları kullanan başka bir ses dosyanız varsa, o sesler kendisine daha rahat yer bulur. Filmde müzik kullanıyorsanız da mutlaka o boş frekanslar dolacaktır. Yani yapacağınız işlem aşağıdaki gibi olacak:

Burada gördüğünüz gibi sol ve sağ taraflar kısılmış. Soldaki kısma işlemine low cut, sağdakine ise high cut denir. Pro EQ’nun alt kısmında LC ve HC bölümleri bu yüzden aktifler. Tüm ses kanallarınız için bu işlemi yapın ancak müzik zaten miksaj halde olacaktır, o zaman ona dokunmayın. Eğer kullandığınız müzik, çok çeşitli enstrümanlardan oluşmuyorsa, yani tüm frekansları kullanmıyorsa ona da EQ uygulayın. Mesela tek bir flüt olabilir veya piyanodur, davuldur. Davul ise çok daha geniş bir high cut yaparsınız. Piyano ise benim bu örnektekine benzer biçimde orta frekanslarda kalır. Flüt örneği vermişken söyleyeyim, klarnet seven bir milletiz. Film müziği olarak klarnet solosu falan düşünüyorsanız, bunu sakın diyaloglu sahnelerde kullanmayın. Klarnet, insan sesine yakın frekansları kullanır ve ikisi iç içe girer. Müziği epeyce kısmanız gerekir. Hans Zimmer abimiz de bunu dile getirmiştir. Diyalog varsa klarnet kullanılmaz.

0 dB noktasını aşan kısımları soranlar olabilir. Resimdeki o beyaz çizgiyi diğer uzun çubukların üstünden neden geçirmiyoruz diye düşünülebilir. Ben bunu tavsiye etmem ama bunla ilgili kati bir kural da yok. Uygulayacağınız sese göre, daha çok duyulmasını istediğiniz bir frekans varsa orayı yükseltebilirsiniz. Aynı şekilde eğer bir ses dosyasında belli bir frekans çok yüksek ve rahatsız ediciyse, yine EQ ile o frekansı kısabilirsiniz.

MOLA VERİN

Miksajda harcadığınız zamanı hesap ederken, yapacağınız molaları da işin içine katmanız gerekir. Molasız olmaz. Kulaklarınızın da yorulur ve ondan önemlisi, aynı şeyi tekrar tekrar dinlediğiniz zaman, bir hata varsa dahi ona alışırsınız ve size hata gibi gelmemeye başlar. Tüm müzisyenlerin başına gelen bir durumdur. İlk bir kayıt yapılır, her şey harika, muazzam bir şarkıdır. Ertesi gün aynı şarkı dinlendiğinde kimse beğenmez, ne biçim kayıt almışız denir.

Saat başı mutlaka 5-10 dakika mola verip kulaklarını dinlendirin. Ek olarak günde en az 1 saat mutlaka dışarı çıkıp hava alın ve kulakları yormayın. Mümkünse doğal bir ortama gidin, aşırı gürültülü yerlerden uzak durmaya çalışın. Dilerseniz size referans olabilecek bir film izleyin. İzlerken ses seviyelerine dikkat edin ve notlar almaya çalışın. Sonra aynılarını kendi filminiz için de uygulayabilirsiniz.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *